YANKI

Bir babayla sekiz-dokuz yaşlarındaki oğlu dağlarda yürüyüşe çıkmışlardı. Çocuğun ayağı birden kaydı ve düştü, incinen ayağının sıkıntısıyla haykırdı: “Aaaahhhhhhhhh!”
Sesi karşı dağlardan yankılanıp aynen geri döndü: “Aaaahhhhhhhhh!”
Daha önce böyle bir şeyle karşılaşmamış olan çocuk çok şaşırdı ve merakla bağırdı:
“Kimsin sen?!”
Cevap gelmekte gecikmedi:
“Kimsin sen?!”
Çocuk bu cevaba öfkelendi: “Korkak!” Cevap aynıydı: “Korkak!”
Bunun üzerine babasına dönüp sordu: “Neler oluyor baba, anlamıyorum?” Babası gülümsedi ve “Dikkat et oğlum” dedi. Sonra da karşı dağa doğru bağırdı:
“Her şey çok güzel!” Dağdan gelen ses cevapladı: “Her şey çok güzel!” “Seni seviyorum!” “Seni seviyorum!”
Çocuk hâlâ hayret içindeydi, ama yine de anlayamamış­tı. Daha sonra babası açıkladı:
“insanlar buna ‘yankı1 derler, ama o aslında hayatın ta kendisidir. Söylediğin ya da yaptığın her şeyi aynen sana iade eder. Hayatımız, yapıp-ettiklerimizin bir yansımasın­dan başka bir şey değildir. Dünyanın daha sevgi ve adalet dolu olmasını istiyorsan, kendi kalbini sevgi ve adaletle dol­durmaksın. Başkalarının şefkatli olmasını istiyorsan, senin şefkatli olman gerekir. Bunu her şeye uygulayabilirsin: ha­yat ona ne verdiysen, onu sana aynen iade eder.”

Hakkında dileksoylemez

Yazar, 2002 yılında İstanbul Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezun olmuştur. Evli ve 2 çocuk annesidir. Hakkında detaylı bilgiye http://www.dileksoylemez.com/hakkimda adresinden ulaşabilirsiniz.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

%d blogcu bunu beğendi: