Nasıl Bir Ebeveynsiniz? (Anne-Baba Tutumları)

Merhabalar, bir önceki yazımda anneliğimi sorgulayıp nasıl bir anneyim sorusuna kendi cevabımı vermeye çalışmıştım. Bu yazımda size birkaç soru sorarak siz nasıl bir annesiniz cevabını bulmaya çalışacağız. Aslında soruyu eksik sordum. Siz nasıl bir ebeveynsiniz? diye sormam gerekirdi. Çünkü bu soruları pekâlâ babalar da cevaplayabilir ve kendi babalık tutumlarını değerlendirebilirler.

Çocuğumun hayal kırıklığına uğramaması için elimden geleni yaparım.

Evimizde hangi televizyon programının izleneceği, çocuğumun isteğine göre belirlenir.

Çocuğuma karşı sabırsızım.

Çocuğumun büyüdükçe yeni şeyler denemeyi göze alması gerektiğine inanırım.

Elbette ki bu dört cümle, sizin ebeveyn tutumunuz hakkında sağlıklı bilgi vermeyecektir. Bu konudaki testleri kendinize uygulayabilirsiniz ancak bu yazıdan sonra da pek çok tutum zihninizde şekillenecektir. Ben bu yazıda seçtiğiniz tek cümleden hareketle bu cümlenin karşılığı olan anne baba tutumları hakkında bilgi vermeyi amaçlıyorum. 

İlk cümleyi düşünen ebeveynler, koruyucu tutumlu ebeveynlerdir.

İkinci cümle sizin evde çok geçerliyse aşırı hoş görülü ve çocuk merkezli aile tutumu olduğu düşünebiliriz.

Üçüncü cümleyi çok sık yaşayan ailelerin otoriter bir yanı olduğunu söyleyebiliriz.

Dördüncü cümle size yakın geldiyse daha çok tercih ettiğimiz, çocuğunun kendisinden ayrı bağımsız bir birey olduğunu kabul eden demokratik ebeveyn tutumu olduğunu söyleyebiliriz.

Koruyucu tutumlu aile bireyleri çocuğun zorluk yaşamasına ve hayal kırıklığı uğramasına engel olmak için tek başına deneyimlemesine izin vermez. Her işi onun yerine yapmaya çalışır. Yemeğini yedirir, ayakkabısını giydirir, kıyafetlerini hazırlar ve giydirir. Bunlar bariz görülen eylemlerdir. Ancak bir de sessiz ve görülmesi zor davranışlar vardır. Örneğin, bu tür aileler çocuklarının zorlukla karşılaşmasını engellemek için ortamı önceden onun için ayarlar. Bir sorunu kendi başına çözmesine izin vermez. Aşırı koruyucu anneler özellikle evde tüm işleri kendileri halletmeye çalıştığından oldukça yorulurlar. (Anneler kendinize de dikkat edin derim.)

Aşırı hoşgörülü çocuk merkezli aileler için şöyle imgeleme yapmanızı istiyorum;  kumandayı elinde tutan çocuk hayal edin. Anne, baba ve diğer büyükler çocuğun etrafında döner. Her istediğini yerine getirilir. Her istediği alınır. Yemekler onun zevkine göre ayarlanır. Onun izlemek istediği programlar açık olur. Onun istediği yere gidilir. Kendi başına keşfetmesi için izin verilmediğinden her şey zorlanmadan önüne sunulur. Elbette ki bunun sonu gelmez ve çatışmalar, inatlaşmalar başlar. Bu çocukların küçük şeylerle mutu olması zordur. Benimde en üzüldüğüm nokta budur. Burada bir hikâyemi paylaşmak istiyorum sizinle:

“Sene 2007 Fethiye Ölüdeniz’de tatildeyiz. Çocuklardan ve çocuklu ailelerden mümkün olduğunca kaçtığımız bir dönemdeyiz, azıcık bohem, evli ama özgür takılan çift modunda takılıyoruz eşimle. Sahilde güneşlenirken yanımıza çekirdek aile geldi. Anne-baba 38-43 arası yaşlardalar tek çocuklu bir aile. Erkek çocukları var 6-7 yaş civarındaydı sanırım. Tüm gün boyunca anne babanın çocuğu denize sokma mücadelesini izledik atmadıkları takla kalmadı. Seslerinden rahatsız olsak da uzaktan, rahatımız yerinde izlemek iyi geldi sanırım. Çocuğumuz yoktu, atıp tutmak kolaydı ne de olsa. Orada gördüğümüz tek şey çocuğun bir türlü mutlu olmayışı idi. Aile çocuğu serbest bırakmadığı için tek başına mutlu olma, keşfetme deneyimi yetersiz kalmıştı. Siz de eğer denizde, piknikte en rahat olacağınız ortamda huzursuzluk nedeni ile bir türlü rahat edemiyorsanız düşünün bakalım niye?”

Baskıcı ve otoriter aile yapısında olan ebeveynlerin çocuğun sesine, şakalarına, oyunlarına tahammülü olmaz, sessizce oturmasını bekler, çocuğun yaptıklarını sürekli yargılar, eleştirir, hatalarını yüzüne vurur,  üstelik bunu başkalarının yanında da yapabilirler. İstenmeyen davranışa orantısız cezalar verebilirler. Daha ilerisi, duygusal hatta fiziksel cezalar uygulayabilirler. Bu ebeveynlerin çocukluklarında da benzer aile yapısında büyümüş olması muhtemeldir.

Dördüncü cümle yapısında olan aileler hepimizin olmak istediği demokratik aile yapısında olan ailelerdir. Çocuğun birey olarak kabul edildiği, belli sınırları çizerek o sınırlar içinde özgürce keşfetmesine olanak sağlandığı, çocuğun –varlığı- ile aile ortamında kabul gördüğü, bir davranışın kazandırılması için ödül-ceza yerine çocuğun davranışı içselleştirmesine yönelik tutum sergilendiği, tutarlı, iletişime ve duygu paylaşımına öncelik veren aile türü diyebiliriz.

Aile tutumlarını pek çok alt kısımlara ayırmak mümkün ama temel olarak ailelerin ortak davranış şekilleri bu noktalarda birleşiyor. Eğer anne baba tutumları arasında bir tutarsızlık var ise işler daha da sarpa sarıyor. Aileler bu tutumları neden yapıyorlar ve nasıl önlenebilir diye merak ediyorsanız sorularınızı iletebilirsiniz.

Sevgilerimle,

Dilek Söylemez

İletişim: www.dileksoylemez.com

İnstagram: @dileginimgeleri

Bu yazım 08..06.2017 tarihinde annemisin.com sitesinde yayımlanmıştır.

Sosyal medyada yeni gelişmeleri ve videoları takip etmek için tıklayın.

               

Sorularınız için uzman@dileksoylemez.com mail gönderebilirsiniz.

Youtube kanalına abone olmak için

https://www.youtube.com/channel/UCuFYEnXP_xU714yFOxyf2wQ

Yazılarımın yayınlandığı adresler

http://www.milliyet.com.tr/psikolojik-danisman-dilek-soylemez/saglik/pembenar-yazilari/

http://annemisin.com/DilekSoylemez

Hakkında dileksoylemez

Yazar, 2002 yılında İstanbul Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezun olmuştur. Evli ve 2 çocuk annesidir. Hakkında detaylı bilgiye http://www.dileksoylemez.com/hakkimda adresinden ulaşabilirsiniz.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

%d blogcu bunu beğendi: